25 Nisan 2009 Cumartesi

Alt-Vizyon (3) - Cannes Galipleri

Önümüzdeki ay Cannes var, bu haftada program açıklandı, o zaman bizde geçen seneki ödüllü filmlerden öneride bulunalım dedik alt-vizyonda bu hafta.

Ben Hariç Herkes Ölsün, geçtiğimiz günlerde İstanbul Film Festivalinde gösterildi, bizde görme fırsatı bulduk. Film geçtiğimiz sene Cannes'da Altın Kamera Mansiyon Ödülünü kazandı-altın kamerayı geçtiğimiz günlerde vizyona giren açlık kazandı. Altın Kamera Ödülü bir yarışma sonucunda verilen bir ödül değil, Cannes'da gösterimi hakkı kazanan filmler arasından-bu ödülü kazanmak için filmin yönetmenin ilk filmi olması şart ve bu arada filmin yönetmeni de 1982 doğumlu- festival komitesinin seçtiği filmler bu ödülü kazanıyor ve böylece yönetmenler daha ilk filmlerinden dünyanın birçok yerinde gösterim şansı yakalıyor ve olanakları artıyor.

Ben Hariç Herkes Ölsün okulun düzenlediği baloya gitmek isteyen üç gencin iki üç günlük hikayesi. 15, 16 yaşındaki kızlarımız için balo her şeyden önemlidir, hatta sonsuza kadar süreceklerini söyledikleri arkadaşlıkları bile balo istenciyle çiğnenecektir. Film bu yaşların sınırsız coşkusunu, aile baskısını, verilen sözlerin ve arkadaşlıkların uçuculuğunu, karşı cinse olan sonsuz merakı gündelik diyaloglarla anlatmak istemiş. görüntüye güvenen, montajın nimetlerinden yararlanmak istemeyen bir çekim var filmde, hafif kameralarla hareketli çekimler yapılmış, çocukların telaşını yakalamak adına. basit, zorlamayan ve iyi çekilmiş bir film Ben Hariç Herkes Ölsün, es geçilmemesi gerek. imdb

Kornél Mundruczó'nun Delta'sı Cannes'da geçtiğimiz sene yarışma bölümüne seçildi, yönetmen Cannes da yarışan en küçük isimdi-1975 doğumlu- ve film gazeticilerin verdiği fibresci ödülünü kazandı.

Kornél Mundruczó 25 yaşında film çekmeye başlamış birisi ama bugüne kadar ismini duyurduğunu söylemek zor, Delta filmi onun uluslarası ilk çıkış. Delta yıllar önce ayrıldığı baba toprağına dönen Mihail'in burada babasının adına bir ev yapma çabasını konu ediniyor. Mihail geldiğinde yapayalnızdır, evine döndüğünde kardeşiyle tanışır ve ev yapımında kardeşi onun en büyük yardımcısı olur.

Konuyla ilgili bir şey yazmak istemiyorum, çünkü fazlasıyla spoiler olacak. açıkçası bu filmi beğenmedim. mihail karakteri son dönem türk filmlerinde de sık sık gördüğümüz dertli, suskun, atipiye tutulmuş adamlardan. bu film her ne kadar çok farklı bir konu işler gibi gözükse de küçük mahallede ötekine yer yok düşüncesinin bir tezahürü olmanın ötesine geçmiyor. dil olarak beğenilebilir ama bana fazlasıyla tutuk geldi bu film, özellikle finalinin çok aceleye getirilmiş olduğunu düşünüyorum. yine de fibresci almış bir film, geçtiğimiz senelerde İklimler, 4 Ay 3 Hafta 2 Gün gibi filmlerin de bu ödülü aldığını hatırlatalım. imdb

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder